RSS

13 ocak

13 Oca

406051_10151342333557398_1858923245_n

Bugün doğum günüm, doğduğum günün otuz yedinci yıl dönümü. Bu da ayrı bir konu:  Otuzyedi mi? Otuzsekiz mi? Yediyi doldurdu, sekizden gün mü alıyor? Her defasında uzarda gider en sonunda birisi parmak hesabı yapmaya başlar falan. Neyse ne işte! Kesin olan bir şey var ki: Geçen yıl kendime yazmış olduğum doğum günü yazısından farklı bu yıl ki; keşke meşke yok. Zaten ne aynı kalıyor ki ertesi güne, ben aynı kalayım sonraki seneye. Ruh aynı ama…

Kırk yaş üzeri arkadaşlarımın bahsettiği  40’lı yaşlarda yaşayacağım aydınlanmanın, farkındalığın beklentilerine gün be gün yaklaşıyorken durum raporum şöyle:

* Bahsettikleri aydınlanma, farkındalıkların doğuracağı beklentilerden sonra yaşayabileceğim hayal kırıklıklarımın endişesi içindeyim.

* Aşka olan inancımdan hızla uzaklaşıyorum.

* Anlamaya çalışıyor olmaktan yorgunken bir yanım, tamamen vazgeçmiş diğer yanım.

* Zaman zaman hissettiğim anlaşılabilir olma çabamın karşısına umursamazlık hissi yerleşti.

* Gitgide daha da sığındım kolayıma gelen boşvermişliğe.

* Çocuklarımın hızla büyüyor oluşları karşısında her defasında hissettiğim, zamanın içinden nasıl hızla geçiyor oluşumuza inanamazlığım, telaşım var.

* Doğanın büyük bir hızla yok oluyor oluşunu görmezden gelerek içine eden insanlar karşısında  iğreniyorum.

* Dünya üzerinde varolduğu çağlar boyunca yalnızca 253 yıl barış içinde yaşayabilmiş insanoğlunun hala savaşabiliyor oluşuna isyankar ve öfkeliyim.

* Vücudumda, saçlarımda canlı canlı hissederek gerçekten ne demek olduğunu anladığım ve karşı konulamayan yer çekiminden nefret ediyorum.

* Saçalarımı tekrar uzatıp uzatmamak konusunda kararsızım.  Ki, sıraladıklarım arasında en sevdiğim, durmaksızın düşünmek istediğimde aha bu.

Ama tüm bunlar ve unuttuklarımla beraber;  yeni yılın ilk günlerinden beri daha doğrusu 2013’ün gölgesinde geçen son dönemden beri garibim. Durdum. Sanki dünya dönüyor, hayat yaşanıyor, sözler söyleniyor, göz göze bakılıyor ve tüm bunlar olurken ben duruyorum. Duruyordan kastım yalnızca üzerime düşenler her ne iseler onları öylece, karşı gelmeden yapıyorum. Hissedememezlik, duyamaz, görememezlik. Anlaşılacağı üzere nasıl tarif edeceğimi de pek  bilemiyorum. İçim suskun, yankılanan hiçbir şey, hiçbir söz yok. Dokunan, içime akabilen bakış yok. Öylece duruyor muşum gibi. Sanki bir şeyi bekler gibi. Biri gelip bi dürtecek de ‘’ hey kendine gel, uyan.’’ diyecekmiş gibi.

Kadınların ( insanoğlunun ) bir türlü mutlu, tatmin olamayışlarının zirvesindeyim. Tek sebebimiz ne istiyor olduğumuzu kendimizin de bir türlü bilemişimiz ya, işte ben de oradayım: ne istediğimi, ne beklediğimi de bilemiyorum. Tek bildiğim hepimiz yalnız, yapayalnızız ve hep öyle kalacağız. Şimdi anam okuyorsa bu satırları, içinden ‘’ dayak istiyor bunun canın.’’ demiştir. Ahhh keşke!  Biz kardeşler daha çok küçükken, çocukken, onu zıvanadan çıkartmışken anacığımın elinden çıkıp ortaya fırlattığı terliklerden biri gelip isabet etse kafama, keşke. İşte o zaman ayılabilir, aydınlanabilirim belki, kim bilir?

İşte böyle; tüğ dikip kuş olasım, durmadan osurup osurup ipe dizesim, dünyayı bir yanıma minareyi öbür yanıma koyasım, için için ağlayıp dışın dışın gülesim, oluruna bırakıp hafifleyesim  falan var. Yani şahane haller içindeyim bu yıl. Uzun laf söylendikten sonra yoktur ya uzun lafın kısası, benim yazı bu misal oldu. Olsa da olmasa da yazıldı. Son laf olarak:  Diliyorum sağlık olsun, sağlık olsun, sağlık olsun, huzur olsun. Yeni yaşımdan, her sabah dilediklerim dışımda şimdilik, asgari ölçüde dileğim bu; sağlık & huzur.

özgür tamşen yücedal

 
14 Yorum

Yazan: 13 Ocak 2013 in GÜNLÜK, KADIN & ERKEK

 

Etiketler: , , , , , , , ,

14 responses to “13 ocak

  1. Derya Yenidunya

    13 Ocak 2013 at 12:29

    Altın çağına giren Farkında ekadın; Olduğun yaşın -evin-bedenin-eşin -cocukların ve tum yolun tam da ruhunun seni Götürmeye çalıştığı ve dilediğin yol olduğunu Bilseydin ……. Ve tum bu hallerinin de yine tam da seçtiğin ve olması gereken oldugunu Bilseydin……. Eksikliğini hissettiğin ve bulamadığını sandığın O parcanın da tam yüreğinde bir elmas gibi parladığını Bilseydin…. Tek yapmak gerekenin kendi gözlerinin içine dalıp Sana neler anlattığını duyabilse ve Bilseydin… Ne su gibi gecen zaman olmadığını Ne de hiç durağan olmadığını Bilseydin….. Bilmediğin o gizli seni bileceğini Bilesin:)))))))) Mevlananın dediği gibi; Sen benim-ben senim işte……. Sen seni bulunca bende beni buluyorum Sevgi ve şifa dolu bir ömür diliyorum …………… İyiki doğdun sevgili Özgür Ruh iPhone’umdan gönderildi

    Beğen

     
    • ouzelf

      13 Ocak 2013 at 16:16

      Deniz, DERYA, umman arkadaşım; senin gibi dostlar oldukça bana bakan, beni duyan, hisseden ”bilememek”, ”hatırlamamak” ne mümkün. Sağolasın, varolasın. Evrende dolaşan güzel dileklerimiz hepimiz için… Sevgiyle kal…

      Beğen

       
  2. ÇELEBİ KAPTAN

    13 Ocak 2013 at 15:21

    Mutlu seneler her yaş bence ayrı bir güzellik kim ne derse desin bence anın hazzını yaşamak gerek doğum gününüz kutlu olsun siz yine de aşka olan inancınızı tazeleyin sevdiklerinizle ailenizle size mutluluklar

    Beğen

     
    • ouzelf

      13 Ocak 2013 at 16:17

      İyi dilekleriniz için teşekkür ediyorum Çelebi Kaptan. Güzellik, aşk, sağlık olsun bizler için, bizlerden ötürü. Sevgiler…

      Beğen

       
  3. küçük joe

    13 Ocak 2013 at 15:33

    Merhaba Özgür,
    Yeni yaşın kutlu olsun. Kırk yaş senin arkadaşlarının dediği gibi çok güzel bir yaşmış. Keşke bana da önceden söyleyen birileri olsaydı o zaman bu kadar korkmazdım yıllarca kırklı yaşlarımdan. Fakat şunu da söylemek gerek şimdi bu kadar iyi hissediyorsam kendimi bundan bir kaç sene önceki arayışlarımın bulamayışlarımın gene de direnişlerimin bir sonucu. Öyle gökten zembille inmiyor. Yani en azından bana inmedi. Herşey tesadüfen ve yavaş yavaş yoluna girdi. Ama ben çok uğraştım çok tırmaladım. Halen de uğraşıyorum ama bir yandan da meyve topluyorum. Sağlık olunca gerisi geliyor. 😉 Sevgiler.

    Beğen

     
    • ouzelf

      13 Ocak 2013 at 16:22

      Kaç kabuk atacak bu ruhlarımız? Hiç olabilmek için ne kadar çoğalıp ne kadar azalacağız? Bilmiyorum Küçükjoe! Bildiğim; her şey olacağına varacak, ruhumuza düşen her ne ise onları yaşayacağız. Bu dönemde yaşadığım şaşkınlıkta geçecek elbet. Dediğiniz gibi: ”Sağlık olsun gerisi gelir.”. Teşekkür ediyorum. Sevgiyle…

      Beğen

       
  4. guguk kuşu

    13 Ocak 2013 at 15:59

    keyfini sür yeni yaşının. yeni yaş diyorum çünkü artık 4. dekada başladın. söyleyeyim (tecrübeliyim, senden 2 yıl öceyim) bundan sonra çıkıştasın:) şu 2 yılda kendi adıma öğrendiklerim diğer 40 yıldan kat kat fazla. vayyy be özgürcüm 40 yıl (ağzımı doldura doldura söyledim) he he aklıma barış mançonun şarkısı geldi…….bi de benim 39 yaşımda bir çocuk doğurduğum düşünülürse (büyüklerle 15 ve 13 yaş farkı var) afferim bize özgürüm afferimmmm

    Beğen

     
  5. guguk kuşu

    13 Ocak 2013 at 16:05

    Bu da hediyen hayatım:) gönlüne kırk kuşu konsun:)

    Beğen

     
    • ouzelf

      13 Ocak 2013 at 16:25

      Güzel şeyler fısıldasın kuşlarımız Guguk Kuşu, güzel şeyler. Ağırlıklardan arındıracak, aydıracak güzel şeyler. Ve di mi: ” Aferin bize, aferin.” Sevgiyle…

      Beğen

       
  6. guguk kuşu

    13 Ocak 2013 at 16:30

    dur ya sen 37 mi dedin ben 40 anladım he he bi de içsem neolurdu halim ya da belki de aklım başıma mı gelirdi bak bir anda 3 yaş küçüldün..benim için vayyy be senden bayaa bi büyükmüşüm bayramda elimi öpmeye gelebilirsin:)

    Beğen

     
  7. belgin

    13 Ocak 2013 at 22:00

    Uzat saçlarını Rapunzel. İyi ki varsın. Seni seviyorum.

    Beğen

     
  8. nehirida

    14 Ocak 2013 at 13:43

    Mutlu yıllarrrrrr iyi ki doğdun ben de ocak doğumluyum:) Ve ben de neşesizim 38 olacağım:(
    Geç gördüm dün evde amelelik günümdü.
    Öptüm sarıldım

    Beğen

     
    • ouzelf

      14 Ocak 2013 at 17:38

      Devamı, sonu iyi olacak haller içindeyiz inşallah Ebru! Öptüm kocaman!

      Beğen

       

Yorum bırakın