Şimdi bu “iyiyim” tam olarak neresi?
Yani nasıl hissettiğimizde “iyi” oluyoruz?
İçinde bulunduğum hissedişin adını arıyorum.
Kızımın kaldığı öğrenci evinde, sırtımı kalorifer peteğine dayamış, şişme yatağın üzerinde oturmuş, havalimanından aldığım dergiyi okurken bir anda geldi aklıma.
İyi miyim?
Yaklaşık bir saat önce kız arkadaşlarıyla kütüphaneye gitti. İstanbul’da kalan oğlanı aradım, çağrım cevapsız kaldı.
Kardeşim ve en yakın arkadaşım gene İstanbul’da “keşke sen de olsaydın…” diyerek bir partiye gittiler.
Hava sabahtan beri durmaksızın yağıyor.
Trafik durmaksızın akıyor.
Şükür dilediğim yere kalkıp hemen gidebilirim aslında. Kendime şık bir yemek ne bileyim pasta & kahve falan ısmarlayabilirim. Mısır patlatıp film izleyebilirim. Ama yokladım, çıkmak mecali yok içimde.
Şimdi diyorum; peteğe dayamış olduğum kaşınan sırtım, az önce battaniyenin altına soktuğum ayaklarım, okuyabilen gözlerim ve okunacaklarımla “iyi” oluyorum değil mi? Yoksa
“Şöyle böyle” miyim? Bu nasıl olduğumuzu belirleyen hissettiklerimiz mi yoksa yaptıklarımız mı? Yaparken hissettiğini ne yapacağız! Offf Özgür be!
Uykusuz geçen iki gecenin yaptığı kafa mı acaba bu…
Yoksa uyuyamazken ve durmadan düşünürken farkına vardığım, uzuncadır yaşadığım hayalsizliğimin üzüntüsü mü…
Silinmeye başlayan hatıralarımı ne kadar uğraşsamda hatırlayamıyor oluşumdan mı… Şarkılar dinledim falan bana mısın demediler, buhar oldular adeta. Yoklar!
Regl günüm ha geldi ha gelecek, yoksa hormonlarımın işi mi? Ondan bundan ya da hiç bilmediğim, farkına varamadığım sebeplerden olabilir.
Coşuk bir “iyi” yok galiba bende bugün.
Durun bildim bildim kesin hava değişiminden bu sorular, bu hallerim. Nerede, kimlere, ne gibi durumlarda veriliyordu emin değilim ama hava değişim izni diye bir şey vardı. Yani diyorum! Önemli bir şey diyorum yahu…
Bakın işte yaza yaza buldum cevabımı; ben iyiyim.
Olan tek şey; ruh halimin hava değişim iznine ihtiyacı var. Ülkeye dönünce artık.
Şimdi kalkıp bir kahve yapayım sonra gelip tekrar yerleşeyim köşeme. Oh mis gibiyim…
Salla gitsin be koçum!
özgür tamşen yücedal