Bazen söylediğin az, söylemediğin çok olur ya işte tam da bu akşam olduğu gibi.
Ne söylesem az, söylemediklerim yüreğim kadar Elf.
O somurtuk yüzün,
Kalın telli kahverengi saçların,
Avuçiçi kadar suratın,
Kemikli ayak parmakların,
Kırılmış serçe parmağının yamukluğu,
Manâlardan manâ beğenilesi bakışların…
Beni anın içine hapsedebilen soruların,
Kendime sormaktan korktuklarım da dahil…
Yapmaya cesaret edemediklerimi yapıyor oluşundaki cesaretin…
Tüm bunlar işte annecim!
Annen olmak dışında sana olan hayranlığım, saygımı nasıl ifade edebileceğimi düşündüm tüm gün.
Bulamadım.
Yettiremedim.
Çok azdan az oldu da,
Hepsini toparlayıp çok yapamadım.
Gözümün ilk ağrısı,
Canımdan canım,
Anlamım,
Kanımdan,
Toplamım,
Eksik yanımsın.
Şükür ki; doğmuşsun.
Hayatıma konmuşsun.
Kalbindekiler gelsin,
Çoğal,
Sağlık soluğun olsun,
Aşk hep olsun,
Bir de mavi hep olsun annecim.
Diledim;
Melekler korusun.
Yeni yaşın, tüm yaşların mutlu,
Doğum günlerin kutlu olsun.
Amin.
özgür tamşen yücedal