Öfkeli – kızgın uyuyup, öfkeli – kızgın uyanmak. Nasıl bir haykırış içimde.
Bir şey olmaz cılardan
O kadarını yapamaz cılardan
Zamanla değişir cilerden
Bu kadar bekledim az daha bekleyeyim cilerden
Ben böyleyim cilerden
Üzdüğümü biliyorum ama seni çok seviyorum culardan
Yaptıktan sonra pişman oluyorum culardan
O zaman öyleydi cilerden
Vurup kaçanlardan
Vuramayıp susanlardan
Beni seveceksen böyle sev cilerden
Eğitimli eğitimsizlerden
Gözünün önünde olup biteni göremeyecek kadar kör olanlardan
Görmezden gelenlerden
Herkesten nefret edilesi durumda uyanmak ve tüm bunların çığlığıyla kahve içmek. Işte sabahımın özeti. Ruh halimin özeti bu kadar değil, yani tam olarak değil. Dahası var içimde, daha beterleri. Kötü dilekler var mesela döngüden korktuğum için dillendiremediğim. Kaybettiğim, siktir ettiğim daha niceleri gibi dögünün dönüp bulduğuna karşı inanacımı da kaybedersem yaşayabilecek gibi değilim. Hep kısa kısa cümleler kurarak yaşamaya başladım. Kötü bir şey aslında; söylemek istediklerinden çok fazlasının içinde kalması kötü bir şey. Kafa ağırlaşıyor. O ağırlaşan kafayı söküp atamıyorsunuz da, elim kimde elim bende durumları.
Susmaya, ne olursa olsun sevmeye, kabul etmeye zorlanmış çocuklardık büyüdük ama maalesef öyle de kaldık. Bok çukurunun içindeyiz hepimiz. Azınlık mış, istisnalar kaideyi bozmaz mış hepsi safsata amk. Tüm istisnalar kaideyi bozar, bozmakla kalmaz içine ederler.
Gökyüzüne yazasım var ‘hepinizin canı cehennneme ‘ – ‘ tüm bebek gelinlerin vebali üstünüzde ‘ ‘ölen tüm askerlerin kanları üzerinizde ‘ – ‘ herkes ettiğini bulsun ‘ hatta ettikleri onları bulsun diye. Edilen edilmiş olanların gelip hayatımıza sıçmalarından feci bezdim artık. İçimdeki savaş alanının sebebi bunlar. Soyunun da sopunun da suçu var. En büyük suç benim de olabilir. Ki; ona da varım.
Diyim ben size; artık aşk falan da kurtaramaz bizi. Aşkın gücünü bile aşar bizim bu hallerimiz. Ona da bir siktir. Aşık olmayın kimseye, alışmayın da. Kimsenin varlığına alışmayın. Dibe batmamak için tepin tepin dur, o kadar.
Oturup düşünelim bakalım o gün geldiğinde ne yapacak, nasıl kotaracağız. O gün mü? Hem kendimizi hem de birbirimizi affetmek zorunda kalacağımız günden bahsediyorum, o gün geldiğinde ne yapacağız diye soruyorum. Gerçi biz de cevap hazır nasıl olsa;
‘ O gün gelsin bakarız. ‘
Valla batsın bu dünya, bitsin bu rüya diyerek kafamı kahvenin o da yetmedi 70’liğin içine gömmeyi düşünüyorum. Merak edenler için: başka planım yok. Tek planım bu. Haydi
Eyvallah
özgür tamşen yücedal
not: tekrar okuyup yazım hatalarımı kontrol edecek durumda değilim. Eğer bulan olursa uygun yerlerde kullanabilir.