Geçen gün arkadaşlarımdan, en yeşil gözlü olanı yazmış paylaşım kutucuğuna:
” Bazen, uyandıktan sonra yatağa oturup birkaç dakika halıya kilitlendiğim andaki gibi yaşamak istiyorum. Bomboş böyle, mal gibi…” diye.
Kimi halıyı kaldırmasını önermiş, kimi altı yıldır her sabah çocukları tarafından uyandırılmaktan bezdiğini bir sabah bile olsa öylece dalabilmek istediğini yazmış, kimi halılara değil tavanlara taktığını yazmış.Okuduğumdan beri bende düşünüp duruyorum o şekilde dalıp kaldığım anları. Gerçekten insan hiç birşey düşünmeden, bomboş bakıyor, yalnızca öyle dalıp gitmelerinde.
Ne bir melodi eşlik ediyorken, ne denize bakakalmışken, hiç birinde boş değildir kafamızın içi. Eminim sizde düşününce garip gelecek ki; biz insanlar, yerdeki halıya ya da tavana öylece bakakalmaya bile hasret nasıl kalabiliyoruz.
Ben bu hayalle, bir tekneye binmeye gidiyorum; denizin ağaçlarla aşkına, güneşle sevişmelerine, şahitlik ederek, öylece dalıp gitmeye. Kimbilir belki bir uçan halı gelir gezdirir beni ıssız koylarda ya da Burcu’nun (http://burcu-d.blogspot.com/2011/06/sevgili-b3ngu-beni-mimlemis.html ) bu yazıda bahsettiği cin gelirde dileğimi sorabilir bana ”dile benden ne dilersen” diye…Bende deyiveririm ona ”Dileğimin içinde Aşkkk’la beraberim” diye…
ÖZGÜR TAMŞEN YÜCEDAL
BuRCu
02 Temmuz 2011 at 10:02
Fotoğraf gözükmüyor, bir hata veriyor 😦
Güzel gezintiler diliyorum o halde, çok güzel bir hayal. Dalıp kalınacak güzel bir manzara.
BeğenBeğen
ouzelf
02 Temmuz 2011 at 21:28
Tesekkurler arkadaslar! Śu an fasil bolumundeyiz.herkes sizip kaldilar, ben dalga sesleriyle basbasa…
BeğenBeğen
betül
02 Temmuz 2011 at 15:54
Ben de dalıp kalmalara hasretim , hayat işte bazen insan kalmak değil dalamıyor bile..
BeğenBeğen
meltem
04 Temmuz 2011 at 15:06
canım arkadaşım benim…
BeğenBeğen