RSS

Etiket arşivi: tahlil

hayırlısı

Screen shot 2014-04-18 at 09.19.58

Her yıl bir kere olduğu üzere geçen gün genel kontrollerim için bir kez daha Dr. Türker Bey’in yanındaydım. Kan dı, idrar dı, memey di… Trafik muayenesi gibi bir şey. Motor yağ yakıyor mu, yakmıyor mu. Gerçi benim makine yağ yakanlardan değil depolayanlardan ama laf beri geldi ben de dur demedim.

Ulan konuyu dağıtmaya ne kadar yakınım ben hemen bi sululuk, alakasız bir laf. Benim kafa böyle işte, ne yaparsın. Tamam tekrar muayenehaneye dönüyorum.

Muayene öncesinde sohbet muhabbet ‘’ Nasıl var mı bir sorun? ‘’ sorusuyla başladı. Tanıştığımız ilk yıl bu soruyla başlayan diyaloğumuz sanırım, ( hayır sanmıyorum, eminim ) bedensel sorunlarımdan çok kafasal sorunlarımı anlatıyor olmam sebebiyle ‘’ İsterseniz bir psikolağa da gidebilirsiniz! ‘’ le bitmişti.

Sonra o beni ben onu çözmüş olacağız ki ‘’ Olur bazı vakalar insanoğlu yakalar. Yakalayabilmeye devam edildiği sürece vakaların biri gelir diğeri gider, hayat! ’’ la bitmeye başladı. Bu defa da olduğu gibi.

Neyse işte hoş beş falandan sonra sıra geldi işlemlere. İdrar tahlili kısmı, hemşirenin ‘’ İki parmak ölçüsü yeterli olur. ‘’ uyarısı desteğiyle kolay geçti. Önceleri biliyorsunuz, ne kadar işemeliyim diye kıvranıp duruyordum o kıç kadar hastane tuvaletlerinde. O anlarda, sperm vermek için odalara girmek zorunda kalan adamlar da gelir aklıma nedense!

Ulan odalara girdiklerini nereden biliyorsun? Çifler için ne kadar zor bir süreç olduğunu biliyor musun? diye içinizden geçirdiyseniz: Bilmiyorum. Oda olayını yalnızca filmlerde görmüşlüğüm, iki taraf içinde çok zorlu – yıpratıcı bir süreç olduğunu yakın arkadaşlarımdan dinlemişliğim var o kadar. Lafı buraya da getirmeyi becermişken; gönlünde olan herkes için hayırlısını, hayırlısıyla diliyorum.

Genel kontrol kapsamında geçen yaz annemin yaşadığı, annemle beraber hepimizin yaşadığı tecrübe dolayısıyla beyin emarı istemiştim. Tahliller için örnekleri verdikten sonra emar için alt kata indim. Karşılayan hemşire ‘’ Bir şikayetiniz var mı? ‘’ diye sordu. ‘’ Hayır şikayet değil endişelerim var. ‘’ yanıtını aldı. Unuttuğum her şey, uyuyamadığım her gece, ayağım takılıp sendelediğim anlar, laf ederken ettiğim lafa takıldığımda… her ne yaşarsam yaşayayım kafamın bir yerinde hep bir – acaba?- ile yaşamaktansa çeksinler görelim dedik. Göreceğiz.

Günaydın!

Buraya kadar olan kısmı dün karalamıştım. Şimdi; beyaz bir sabaha uyanmış, kocayı öpüp kokladıktan, işe yolculadıktan sonra okudum, nasıl bağlayacağımı, nereye bağlayacağımı bilemeden oturuyorum ekranın karşısında.

Fonda Ceylan Ertem – Deli Kızın Türküsü – nü söylüyor, ” Yitirmeli ne varsa, başlamalı yeniden.” diyor.

Akşamdan da kalmayım zaten. Feyza’la kelimelerin, kahkahaların belini kırmışım onun sarhoşuyum.

Zaman çok hızlı geçiyor lan! Yolda götü başı dağıtacağımızı bile bile yakalamaya çalışmanın manası yok, en azından bi öğrenelim arada sırada boşver demeyi.

Ayyy! daha fazla zorlayamayacağım. Canlı yayında oluşan boşluğu doldurmaya çalışırken abuk sabuk şeyler anlatan muhabirler gibi oldum.

Bayanlar, her yıl şu memeler ve rahimleri bi kontrol ettirelim diyerek huzurlarınızdan ayrılırken güzel hafta sonları diliyorum.

NOT:

“Gitme zamanı gelmişse ‘dur’ demenin,

zaman geçmişse ‘dön’ demenin

ve

aşk bitmişse ‘yeniden’ demenin,

anlamı yoktur.”

sözlerinin sahibi, bence en güzel kelime biriktirici olan Gabriel Garcia Marquez artık bedenen yanımızda değil. Asla unutulmayacak kelimelerini bıraktı ardında… Selam olsun!

özgür tamşen yücedal

 

 
2 Yorum

Yazan: 18 Nisan 2014 in GÜNLÜK, İNSANOĞLU

 

Etiketler: , , , , , ,

 
%d blogcu bunu beğendi: