RSS

Aylık arşivler: Şubat 2024

kargalar taş maş

“ Üzerine anlamlar yüklenmediği sürece hiçbir şey iyi ya da kötü değildir. Sadece deneyimdir. Olağan akışın bir parçasıdır o kadar. “ ( marcus aurelius )

Bu “üzerine anlamalar yüklediğimiz şeyler” dediğim her zaman öyle büyük büyük şeyler de değiller aslında. Elimize geçen her boyutta yaşanmışlığa yapıyoruz bunu.

Neden çoğul konuşuyorsam!

Ben yapıyorum. Gün içinde her gördüğüm her duyduğuma anlam yükleme çabasındayken yakalıyorum kendimi. Bazense üzerime alınma güdüsündeyken … Artık farkına varabiliyorum lakîn farkında olmadığım yıllar… Offf neler neler.

Bugün kaymakamlığa gittim. Oradan çıktım İstinyePark alışveriş merkezinde banka ve Vodafone a uğradım. Toplasam dokuz kişiyle uzunlu kısalı diyaloğum oldu. Kendimi durdurmasam yetmiş tane falan anlam çıkartırdım. Bir bakıştan, verilen yanıttan, yanıtın veriliş şeklinden, bekletirken ki duruşlarından …

Yani her tavrın kişinin kendisi, yaşamı algılayışıyla ilgili olduğunu sık sık hatırlattım bugün de kendime.. İyi kibarı da kabası da benimle ilgili değillerdi.

Bir keresinde bindiğim taksinin şöförü aracına bindiğim andan itibaren öfkeli davranmıştı bana. Bir aksilik sormayın gitsin. Araçtan ineyim diye düşünmüştüm fakat haftasonu ve başka araç bulunamaz saat dilimindeydik. Gideceğim yere varana kadar tek kelime etmemiş gözlemlemiştim. Parayı öderken “ Tüm gün her ne yaşadıysanız ben orada değildim ve sebebi de ben değilim. Ben size birşey yapmadım. “ demiştim. Adam elinde parayla durmuş, birkaç saniye sessizlikten sonra özür dilemişti. Şaşkın bakışlarıyla selamlaşmıştık.

Tıpkı bu yaşanmışlıktaki gibi olduğuna inanıyorum. Bizim haberimiz dahlimiz olmayan şeylerin sonuçlarına denk gelebiliyoruz. Pek tabii başkaları da bizimkilere.

Her diyalogda insan kendini nasıl sıfırlar bilmiyorum. Açık ve elden geldiğince anlayışlı olabilmenin ölçüsü nedir onu da pek bilemiyorum. İşte bu gereksiz ve bilemediğim ( bilemeyeceğim ) sorular sebebiyle inanmadığım hikayeler kuruyorum bazen kafamda. Yüreğim ikna olsun diye. Oluyor. Ve önce yüreğim sonra da dilim susabiliyor çoğu kez. O anlar da bir şekilde geçip gidiyorlar. Kâh deneyim deyin , kâh boşa.

“ Üzerine anlamlar yüklenmediği sürece hiçbir şey iyi ya da kötü değildir. Sadece yaşamdır. “ Farkı anlayıp değerli olana anlam yükleyebilmekse apayrı maharet tabii. Diğer türlü atılan taş ürküttüğümüz kargaya değmiyor. O kollar boşa yoruluyor, biliyorum. Bir daha taş maş atası da gelmiyor insanın. Yüreği her ne derse desin … Belki bu da maharetle değil de karşımızdakinin yaşanmışlıklarıyla alakalıdır. Ne yaparsak yapalım olmaz. Bizimle hiçbir ilgisi yoktur yani. Olsun.

Tümü yürüyüşe başladığım sabahın gününe denk gelince bugün de yoruldum çok şükür. Bloğa da erken uyuyasımla yıkanası çamaşırlar arasında kaldığım kararsız boşluktan seslendim. Bu da geçer. Mühimi; evde yemek vardı.

Amannn en iyisi kalkıp çamaşır makinesini çalıştırayım. Sonra bir kahve.

Selam ederim.

özgür tamşen

 
2 Yorum

Yazan: 06 Şubat 2024 in GENEL

 

Etiketler: , , , , , , ,