RSS

kıyısızlar ( Kahraman Tazeoğlu )

20 Şub

551519_10151440181342398_90307500_nKarşılıksız sevmek, sahip olunmadan sahip olmaktır bir hayale. Karşılıklı olmalıdır bu karşılıksızlık. Karşılıksız sevmek, yanında olmasına gerek duymamaktır. Yanında olmadan, yanındalığıyla senin sevgine karşılık vermesini istemeden sevmektir. Seni seviyorum cümlesine karşılık beklememektir. Bu bir soru cümlesi değildir çünkü. Karşılıksız sevmişsen, bu sorunun cevabı da seni ilgilendirmiyor demektir. O karşılık, bir kelime israfıdır o zaman. Aşk kelimeleri israf için değil, hediye etmek içindir. Ne olmak, ne de ölmektir.

Kendini hiçe saymaktır. ‘’ benim ol ‘’ diye başlayan cümlelerini öbek öbek yutmaktır. Karşılıksız sevmekten hasretler çıkarmaktır. Ve hasret aşkın anadilidir. Hep karşı kıyıda kalmak, yine de kadere isyan etmemektir karşılıksız sevmek. Sevdiğinin gözlerine her sabah sandalla açılmak, dümeni unutmak, kürekleri denize atmak, o gözlerin başkasına baktığını bilmek, yine de o gözler için her sabah yeniden ummana açılmaktır… Zaten zaman denen dalga, vuracaktır seni kendi kıyısızlığına.

Beklentisizliktir karşılıksız sevmek. Yenilmektir bile bile… Ve keyfini sürmektir bu yenilginin. Hiçbir zaman karşılıksız sevdiğini söylemeyeceksin o’na… Susacaksın… Söylediğin an karşılık beklemek olur, bilesin… Yoksa seninle gurur duyar ama başkasını sever. Böyle bir aşkın karşılığı acı değil, hüzün olmalıdır. Çünkü acı geçer, hüzün kalır. Karşılığını kendi ruhunla ödediğin bir şarkıdır o.

Karşılıksız sevmekten bugün ölmediysen, yarın da sevmeye devam edebilirsin. Korkma, daha sonra da ölmezsin. Yaraların yara alır yeniden. Sen sussan, saklasan yaraların konuşur. Belki yok olmazlar ama iyileşir yaralar. Öptür yaranı hayalindeki sevgiliye. ‘’ Öp ama geçmesin ‘’ de. Kimi yaralar kapanır, ” izi ‘’ kalır; kimi yaralar kapanır ‘’ sızı ‘’ kalır. Yaş ilerledikçe aşkın karşısında nasıl da küçülür insan. ‘’ Keşke aynı aşkın içinde birbirleriyle hiç karşılaşmayacak olan iki yalnız olarak kalsaydık. ‘’ dersin. Vazgeçmeyeceksin! Yanlış kapının anahtarı olmak üzmez de; kendi doğurduğunu öldürmek koyar adama. Evet! Kendi doğurduğunu öldürmektir vazgeçmek. Vazgeçmeyeceksin! Bu acıya ancak kendini daha çok kanatarak katlanabilirsin.

Karşılığı alınmışsa bir aşkın, mutlaka sonu da gelir… Karşılıksız olandır sonsuz aşk. O’na şöyle yaz: ‘’ Kimse benim kadar karşılıksız sevemeyecek ve kimse benim kadar bensiz bırakamayacak seni. Ben hep aynı şarkıyı dinliyorum, belki bir gün farkına varmam diye… Farkında olmasan bile, ben böyle katlanıyorum her türlü derde. Birbirimiz için yaratıldığımızdan yalnızca benim haberim var. Bu yüzden seni kendime borç verdim… Kimse hak etmeden sevemez ve karşılıksız sevmeyen kahraman olmaz. ‘’

Geride bıraktıkların her zaman bir geçmiş yaratmaz sana. Geçmişte kalmış bir sürü şey vardır ama belki geçmiş olmamıştır daha. Kıyısızlar, her karşılıksız aşkta dört taraflarına kendi elleriyle duvarlar örerler. Ve o duvarların ellerinden daha güçlü olduğunu bilirler. Kıyısızlar, kendi duvarlarının arkasında, kendilerinden bile gizlenerek ağlarlar. Gözyaşlarındaki tuzu yaralarına basarlar. O yaşlarla yazdıkları şiirleri hep başka gözler eskitir, okur. Sonuçta gözyaşı sudur.

Ve bir gün kurur.

KIYISIZLAR ( Kahraman Tazeoğlu )

 
1 Yorum

Yazan: 20 Şubat 2013 in OKUDUM

 

Etiketler: , , , , ,

One response to “kıyısızlar ( Kahraman Tazeoğlu )

  1. belgin

    20 Şubat 2013 at 20:13

    Vay arkadaş? Neyin kafasıymış bu? Hissedilebilir de böyle mi yazıya dökülür? Kaç kez okunur? Kaç kez anlanır? Kaç kez düşünülür? Çok da güzelmiş, sıyrılamadım içinden, kısıldım kaldım.

    Beğen

     

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

 
%d blogcu bunu beğendi: