Bugünün hepimiz için en şahane Pazartesi olması dileğiyle ” GÜNÜNÜZ AYDIN OLSUN! ” diyor ve sizleri saygı – sevgiyle selamlıyorum.
Dün anneme geçmiş olsuna giderken gördüm ki, günebakanlar boyamışlar bu yaz da tarlaları sarıya. Bakalım kaç yaz daha şahitlik edeceğiz bu aşka? Yakıp, kavuran, uğrunda kavrulunulan aşka… Tüm gün aklımdaydı ve gece bu aşkı anlattım Oğuz’a. Bilenlere hatırlatayım, bilmeyenlere anlatayım belki sizler de anlatırsınız bilmeyenlere, hatırlatırsınız bilenlere:
” Ayçiçeği güneşe aşık olunca,; gülmekten kırılmış bütün bitkiler”. Güneş gökyüzündeki tahtından bir an bile ayrılmaz, kudretli ve ulaşılmazdır. ”Sen kim o kim? Vazgeç bu sevdadan” demişler, hep bir ağızdan. Ayçiçeği, sesini çıkarmamış. Sevdalı gözleri dikmiş güneşe; bakmış bakmış bakmış. Uzun müddet hiçbir şeyin farkına varmayan güneş, nihayet bir gün, ayçiçeğinin bakışlarını hissetmiş üzerinde. Önce geçici bi heves sanmış, ama zamanla yanıldığını anlamış. Ayçiçeği o kadar inatçıymış ki, güneş tahtını nereye taşırsa yılmadan usanmadan o yöne çevirmiş başını. Derken bir öğleden sonra, artık bu takipten bıkan güneş sapsarı gazabıyla kavurmuş ayçiçeğini. Daha simsiyah tutarken üzerinde, insanlar akın etmiş olay mahalline. “Yaşasın!” demiş içlerinden biri. “Şimdi ne güzel çitleriz bu aşkı.”
Aynı gece televizyon karşısında acıklı bir aşk filmine gözyaşı dökerken, çitlemişler ayçiçeklerini. ( Elif Şafak – Kağıt Helva )
İşte size anlatacak bir hikaye, ister çitleyin, ister …
ÖZGÜR TAMŞEN YÜCEDAL
cem
02 Temmuz 2012 at 07:08
ne güzel bitkidir bu günebakan ya da ayçiçekleri. bu güzelliğe bir hikaye yazılmasa olmazdı zaten. çok güzel…
BeğenBeğen