RSS

Etiket arşivi: arkadaşlık

bizde ancak domates

( Allah kimseyi domatesle terbiye etmesin! )

Miskin bir Pazar gününün daha sonuna gelmiş bulunuyoruz. Bitti. İlk dileğim denizi görmekti bu sabah. Şöyle mavi bir kahvaltı. Şükür, kalktık gittik. Hem de en sevdiğim yerlerden birine, Baylan Bebek. Cumartesi gecesinden sonra ne iyi gelir bilememiştim, iyi geldi. Galiba. Of çok soru kaldırabilecek gibi değilim şimdi, kendim kendime soruyor olsam bile kaldıramam. Pek de iyi gelmiş gibi değil mi ne? Neyse işte kahvaltıyı bitirip sahil şeridine kalabalık basmadan kaçıp önce oğlanın sömestr tatilinde bir hafta gideceği aşçılık kursuna kaydını yaptırdık ardından eve sığındık. Tabii ben derhal pijamalarımın güvenli sıcaklığına bürünüp önce güneşli balkona daha sonra salona yayıldım. Öğle saatlerinden itibarense Netflix’de aşklı, ayrılık acılı, ayrılma, barışma, affetme, affetmemeli, arkadaşlar ve kadının gücü adına ne varsa izledik.

Allahtan buzdolabında zeytinyağlı enginar vardı. Acıkma molasında; üzerindeki jelatini salondaki orta sehbanın üzerinde açılmak, yanına siyah zeytin ve ekmek koymak suretiyle yendi. Böylece bir öğle yemeği geçiştirmesi yapıldı.

Ve Pazar klasiği maçlarla beraber şu saatte herkes kendi alanına çekilmiş bulunmakta. Artık futbol, basketbol, bilardo, tenis hangisinin müsabakaları var, bilmiyorum. Merak mı? Hiç merak etmiyorum vallahi.

Izlediğim son filmde beğendiğim parçanın bulunduğu albümü açtım spotify’den, bangır bangır. Az önce dayanamayıp kalkıp dans etmeye başlayan annesini görünce Ouz ‘’ Anne çıldırdıııı! ‘’ diyerek ve karşımda dans ederek uğraştı benimle. Iyiyim böyle. Dur dur gelip baktı şimdi ne dinliyorum diye. Ve hâlâ dans ediyor. O’da beğendi galiba.

Ayyy bunlar aşina ev halleri işte… Asıl gelelim filmlere. Maddeler halinde kısaca paylaşayım öğrendiklerimi, işine yarayacak olanlarımız vardır belki. Gülmeyin be! Hepsini gerçekten tek tek not aldım izlerken. Ya aşk acısı yaşayıp yerlerde sürünenlerimiz var ve kimse onlara geçeceğini söylemediyse? Toplumsal bir hizmette bulunuyoruz buradan.

1) Sevgili terkine uğrayan kadınlar beş evrede yaşıyorlar ayrılık acısını:

Öfke

İnkar

Pazarlık

Daha sonra pazarlığı kazanılamayınca Depresyon

Ve en son Kabullenme aşaması.

Ki bu süreci kimi uzun ve zor, kimi daha kısa ve rahat geçirir.

2) Dünyadaki her şeyin suçlusu erkeklerdir. Bulut geçse bile sorumlusu erkeklerdir.

3) Erkeklerin duyguları yoktur.

4) Söz konusu aşk olunca kadınlar birer aptaldır.

5) Acısı adım adım geçecek. Birinin onu size sorduğu ve ne diyeceğinizi bilemediğiniz günlerde geçmeye başlamış demektir.

6) Hergün iyi olmaya biraz daha yaklaşıyorsunuz.

7) Ayrılığın ardından onunla karşılaştınız diyelim; alkol almayın, umursamaz davranın, bir şey bulamadınız mı çikolata yiyin.

8) Erkekler yalancıdır. Ağızlarıyla kuş değil aslan getirseler bile güvenmeyin.

9) Erkekler ayrı geçirilen sürede her şeyin bıraktıkları gibi kaldığına inanır, hiçbir şeyin değişmeyeceğini düşünürler.

10) Masallar yalan ve yalnızca dalga geçmek içindir.

11) Kendi beyaz atlı prensimiz olmalıyız! Çünkü kendine saygısı olan bir prenses herkesi kurtarabilir.

12) Aşk acısı kız arkadaşlar arasında pay edilerek atlatılır.

Yazdıklarıma inanmayan, aldığım notları yeterli bulmayanlar için kanıt dizinin adı; ‘’ The Hook Up Plan ‘’. Filmin adı; ‘’ How To Get Over a Breakup ‘’.

Benden bu kadar valla. Gerisi aşkı ya da aşk acısı olanlara kalmış. Ben gelmişim kaç yaşıma ne anlarım aşktan meşkten. Bizde ancak domates… Şimdi bir duş yapıp heyecanla, Cuma akşamı, nihayetinde elime geçebilen yeni kitabımı okumaya başladımmı benden kralı yok.

Sömestr annesi daha doğrusu sömestr gazisi annelere selam olsun. Can sıkıntısı normal bir şeydir ve o can yalnızca çocukken sıkılır, unutmayalım unutturmayalım.

Eyvallah

özgür tamşen yücedal

Not: Görsel Yiğit Özgür’ün “Hunililer”inin sergilendiği tiyatro oyununun afişidir. 

 

 

 

 

 

 
2 Yorum

Yazan: 20 Ocak 2019 in GÜNLÜK, KADIN & ERKEK

 

Etiketler: , , , , , , , , , , , , , , , ,

 
%d blogcu bunu beğendi: