Giderken tüm günaydınları yanında götüreceğini söyleseydin keşke sevgili
Keşke bilseydim mavinin griye bulanacağını
Tüm lilyumların solacağını mesela
Şehirlere sığdıramadığım aşk bittiğinde bilseydim keşke çikolatayı asla eskisi gibi sevemeyeceğimi
Doğduğun şehrin tüm yağmurlarının parmaklarıma yağacağını da bilmiyordum
Gönlüne dokunmuş olan meleklerimin umutsuzca kanat çırpacaklarını
Hayalini kurduğum odaya masamı yerleştirdiğim ilk gece sana bu şiiri yazıyorum
Karşımda duran fotoğrafta Çengelköy’de bir çay bahçesinde gün doğuyor
Uzaklarımdaki denizde bir karaltı yar olmadığını bildiğim
İstanbul artık sevilmez bir şehir olmuştur senin için, kimbilir
Vaktinden çok sonra gelenim
Gönlüm düştü artık bil ki tam gönlünün yanında duruyor
Isyan yok asla içimde minnetten fazla
Dileğimdin, dilediğimdin
Biliyorum
Senin içinde asla eskisi gibi olmayacak gün doğumları, güneşin batışları
Dinlediğin her şarkı sana beni anlatacak
Denizi her gördüğünde titreyecek derininde bir yer bir zamanlar bana ait olan
Boynundaki bene baktığında hep beni hissedeceksin, dudaklarımı
Giderken götürdüklerin kadar aslında payıma düşen, emanetlerin
Kalabalıklar içinde aklına gelişlerim yakacak canını tıpkı benim acıdığım gibi
Bembeyaz tüller uçuşacak yüreğinde
Bir balkon serilecek tam yol ortası gibi rüyalarının ortasına
Sen de çikolata yiyemeyeceksin mesela
Köşe başında gördüğün çiçekçilere kafanı çevireceksin unutamadığın için beni
Sesim olmadan yollar bitmeyecek artık
Ne kadar uzağa gidersen git kaçamayacaksın kelimeler küstüler çünkü sana
Asaf’ın dediği gibi ‘’ Sende gördüğümü görecekler diye ödüm kopuyor.’’
Korkuyorum
Ama
Gün gelir her şey biter
Gidecek olan gider
Gelecek olan yola çıkmış olur
Kapılar kilitlenir
Kapılar açılır
Gören gözler görmez olur
Şarkılar susar
Şiirler yazılır
Ve
Insanoğlu bile bile günü geldiğinde her şeyin biteceğini
Yaşar bile bile
Döngünün akışına teslim edip kendini
Biliyorum hiçbir acı gibi bu da baki değil
Geçecek
Hoşçakal sevgili
Tüm günaydınlarım senin olsun
Gözyaşlarımı çimenlerde bırakıyorum
merhaba
özgür tamşen yücedal